KURUMSAL
SON DUYURULAR
Prof. Dr. Ahmet Hakan HALİLOĞLU ve Prof. Dr. Timur GÜRGAN ile İnstagram Canlı Yayın Programı
24 Ocak 2023Prof. Dr. Özlem Evliyaoğlu ile İnstagram Canlı Yayın
10 Haziran 2022Prof. Dr. Recai Papuçcu ile İnstagram Canlı Yayını
19 Şubat 2022Evlilikte Cinsellik: Ağrılı Cinsel İlişkide Fizyoterapist Bakış Açısı
09 Şubat 2022Embriyolog Semra Sertyel ile İnstagram Canlı Yayını
22 Aralık 20211.Bölüm
Herkese merhaba Ben de anne olamayan bayanlardan biriyim şimdilik. Kimseyi sıkmadan kısaca yaşadıklarımdan bahsetmek istiyorum. Umarım benim durumumda olanlara da anne olanlara da küçük de olsa faydası dokunur. İşte benim umuda yolculuk hikayem;
Her şey 2012 ağustosunda başladı. Eşimle görücü usulü tanışıp evlendik. İlk yıl bebek istemedik. İkinci yılın ilk altı ayında gittiğimiz doktorlar da bir yıl korunmasız ilişki sonucunda bebeğiniz olmazsa gelin dedikleri için iki yılımız her şeyden habersiz geçti.
İkinci yılın sonunu sabırla bekledim. Sandım ki ikinci yılın sonunda gittiğim doktorlar hemen sorunu düzeltecek de bebeğim olacak sandım ancak öyle olmadı. Regl düzensizliği şikayeti ile gittiğim doktordan eşimin sıfır sperme sahip olduğunu öğrenip çıktım. Dünyamın başıma yıkıldığı andı ve bu bir başlangıçtı.
Doktor hanım hemen bir tüp bebek merkezine başvurmamız gerektiğini söyledi. İnanmadık tabi bir yanlışlık vardı, olmalıydı. Bir kaç gün sonra bir test daha verdi eşim, hiçbir mucize olmadı, evet eşim azospermiydi ve ikinci kez dünyam başıma yıkıldı.
Derken nedenini araştırmaya koyulduk. Bazı doktorların ‘gidin tese olun ‘demesine rağmen en kötü ne olabilirdi ki? Eşimin ailesinde herkesin bebeği vardı. Varikoseldir dedik yok olmadı, peki hormonlar? Onlardan da bir şey çıkmadı. Genetik de temizdir nasılsa dedik. Her ihtimale karşı bir de genetik testi yaptırdık. Yapılan test sonucunda genetik sorun olması için aileden başkalarının çocuksuz olmasına gerek yokmuş. Bundan sonra dünyamız bir çok kez daha başımıza yıkıldı.
Araştırdığım kaynaklardan okuduğuma göre yüzde on şans vardı. İyi bir doktor bulmalı, iyi bir merkeze gitmeliydik. Benim işe başlamam, aile bütünlüğümüzün sağlanması, işe adapte, arayış arayış arayış derken üçüncü yıl da bitti.
Bu sıralarda uzaktan yakına doğru tanıdıklarımdan hamilelik haberleri almaya başlamıştım. Gece uyurken ağlamalar, sanki elindeymiş gibi eşimle kavga etmeler, hamilelerden ve bebeklerden nefret etmeler başlamıştı ve üstüne çevre baskısı da cabasıydı. devam edecek